7 Ocak 2015 Çarşamba

Marilyn Monroe


Gerek güzelliği gerek şöhreti gerekse trajik yaşamı ile bir Holywood efsanesi Marilyn Monroe..

20.yuzyilin  en iyi sinema yıldızlarından seks sembollerinden pop ikonlarından biriydi.
Asıl adı Norma jeane mortenson. Biyolojik babasının Charles Stanley Gifford oldugu iddia edilir. Annesi ile Gladys Pearl Bakerdır. Gladys'in  şizofreni hastası olduğu tespit edilir. Annesinin  hastaneye kaldırılması üzerine  bundan sonraki hayatını bir yetimhanede ve çeşitli bakıcı ailenin yanında geçirmek zorunda kalır.Bu zaman içinde kaldığı çeşitli ellerden tacize uğradığı iddia edilir.


İlk evliliğini 16 yaşındayken komşusunun 21 yaşındaki oğlu James Doughtery ile yapmıştır, 4 yıl süren evlilik ardindan bosanmislardir.


İşte bu zamandan sonra marilyn'in oyunculuk ajansına başvurduğu, mankenlik ve şarkıcılık yaptığı saçlarını kestirip platin sarısına boyattığı dönem başlamıştır. Marilyn model olmadan önce kızıl ve balık etliymiş, kilo verebilmek için her sabah yüzmeye gider, sabahları sadece bir bardak süt akşamlari ise dondurulmuş gıda ile beslenirmis. Aksamlari cekim sonralari 1 saat yürüyüşe cikar, gogusleri dik dursun diye de eline agirlik alir oyle yururmus.
Kısa sürede The Blue Book mankenlik ajansı nın en başarılı modellerinden biri olan monroe düzinelerce  magazin dergisinde göründü. Daha sonra Ben Lyon ile tanıştı. Onun önerisiyle adını Marilyn Monroe olarak değiştirdi.Bazı kaynaklarda adını 4 kez değiştirdiği rivayet edilir.

Oynadığı filmlerin başarısız olması üzerine bir süre sinema sektöründen uzak kaldı bu süre sonrasında oynadığı Niagara filmiyle ünlü olabildi ve bu filmde kocasını öldürmek isteyen bir kadını canlandırdı. Daha sonra yaptığı filmlerde dans etmeye ve şarkı söylemeye başladı İlk başrolunu 1952 yılında Dont Bother to Knock adlı filmde canlandırdı ve psikolojik rahatsızlıkları olan bir dadiyi canlandırdı.

Marilyn Monroe oynadığı filmlerde düşük ücret alırdı.Hatta Jone Russel ile birlikte başrolünü paylaştığı Gentleman Prefer Blondes filminde marilyn, Russel dan 10 kat düşük ücret almış.
 Tüm bunlar olurken marilyn'in çıplak pozları ortaya çıkmış ve marilyn bu pozları parasız ve aç kaldığı için çektirdiğini söylemiş ve  bu sayede mesleğinden olma tehlikesini atlatmış.
Bir zaman sonra Marilyn'in bu pozları dönemin en ünlü dergilerinden Playboy'un ilk sayısının kapağını süslemiş.
1950 yılında tanıştı profesyonel beyzbol oyuncusu Joe Dimaggio ile 1954 haziranda evlendi. Bu evlilik sadece 8 ay sürdü, ancak Dimaggio'nun Monroe'ya sevgisi hayat boyu sürdü. Monroe öldüğünde her hafta mezarına çiçek yolladı onlarca teklife rağmen onun hakkında hiç konuşmadı ve bir daha hiç evlenmedi


.


1956 yılında yazar Arthur miller ile evlendi 1960 yılında bu evliliğini de sonlandırdı.
1961 yılında adının en çok anılacağı filmi Lets make love geldi.
1962 yılında rol alacağı Somethings Got To Give filminde ''Ellen Arden'' karakteri ile ekranlarda boy gösterecekti. Yaşadığı sağlık sorunları yüzünden sete geç geliyor ya da gelmiyordu, bu durum uzayınca yapımcı firma Monroe'yu filmin kadrosundan çıkardı.

Bu dönemde Dean Martin'in ısrarları  ve kendi çabalarıyla kadroya geri alındı.Uzun bir ara verilen filmde kadroya tekrar alınan Marilyn çekimler başlamadan 5 ağustos 1962 de henüz 36 yaşında iken evinin yatak odasında aşırı dozda ilaç alarak hayatına son verdi.

Marilyn filmlerinde hep düşük ücret alır ancak öldüğünde milyon dolarlık bir film yıldızıydı. Hatta Marilyn öldüğünde mezarının yakınındaki mezarlar birkaç kez açık arttırmaya sunuldu.










Hiç yorum yok:

Yorum Gönder